Rudolf Steiner bu calismasinda kendi zamanimiz ile kadim Misir dönemi arasindaki sasirtici ve özel iliskiyi vurgulamaktadir. Caglarin dogal ritminde, ücüncü kök irk olan Atlantis sonrasi dönemin yani Misirin, besinci kök irk bizim de icinde oldugumuz tarafindan nasil yansitildigini ve bu dönemin üzerindeki kadim Misir tesirlerinin incelikli yönleri anlayisimiza sunulmaktadir. Bu anlamda, bugün Misira yeni gözlerle bakmak yoldaki arayiscilar icin özellikle kiymetlidir. Bati uygarliginin evriminde, Yunan gizemleri büyük bir rol oynamistir ve Misir mitleri, Yunan Gizemlerini derinden etkilemistir. Ancak zaman icindeki diger tesirler nedeniyle bu miras yozlasmis; kadim düsünce ve gizem neredeyse tamamen ortadan kaybolmustur.

Misirlilarin Osiris-Isis ve Yunanlilarin Demeter efsaneleri araciligiyla ifade ettikleri, dogadaki yaratici güclere ait bilgilerimizi dogru düsünceyle yenilemek bize düsmektedir. Rudolf Steinerin bu calismadaki hedefi bizlere bunu hatirlatmaktir.

Kitap genel olarak su konulari icermektedir Misir inisiyasyon deneyimleri; ezoterik anatomi ve fizyoloji; insan formunun evrim asamalari; ve daha fazlasi. Son bölüm, maddenin fatihi olarak Mesih anlayisi üzerinedir.
Saygilarimla
Avni Onur